Dualar

Rabbimiz! Sen bizi altından kalkamayacağımız işlerle mükellef tutma; her zaman bizimle ol ve hiçbir zaman bizi yalnız bırakma..




 
Rabbimiz! Tevfikinle bizi, sevip razı olduğun güzellikleri işlemeye muvaffak kıl.. düşüp düşüp kalkan bu mücrim kullarını günah bataklığında boğulmaktan sıyanet buyur, buyur da Senin payeler üstü dostluğuna erelim.. nimetlerini de üzerimize sağanak sağanak yağdır.
Rahmeti her zaman gazabının önünde yüce Rabbimiz! Biz âciz kullarını erişilemez ve asla nüfuz edilemez hıfzınla muhafazan altına al.. bizi koruyup kolla, kolla ki Senin, kapıkullarını hiç bir zaman zayi etmeyeceğin hakkındaki kanaatimiz tamdır.
Ey merhameti sonsuz yüce Rab! Sen bizi altından kalkamayacağımız işlerle mükellef tutma; her zaman bizimle ol ve hiçbir zaman bizi yalnız bırakma.. dualarımıza icabet buyur.. ümitlerimizi boşa çıkarma.. Sana rücû yollarını kolaylaştır ve tevbelerimizi kabul buyur.. bizi kapından haybet ve hüsrana uğrayan bir kısım zavallılar olarak geri çevirme Rabbimiz!

 

Rabbimiz! Kalblerimizi ve bütün kullarının kalblerini imana, İslâm’a ve Kur’ân yolunda hizmete tevcih buyur

Rabbimiz! Dualarımızı kabul buyur.. âcizliğimize, zayıflığımıza, düşmüşlüğümüze ve muhtaç oluşumuza merhametinle mukabelede bulun.. (aşılmaz gibi görünen) zorlukları bizim için kolaylaştır.. gaye-i hayallerimize hakikat urbası giydir ve bizi dünyada ve âhirette utanılacak durumlara düşmekten muhafaza eyle!
Rabbimiz! Kalblerimizi ve bütün kullarının kalblerini imana, İslâm’a ve Kur’ân yolunda hizmete tevcih buyur.. sineleri bize karşı düşmanlıkla köpürüp duranlara karşı yardımcımız ol ve bizi sevip hoşnut olduğun amelleri işlemeye muvaffak kıl… Bütün bunları Senden, yine Senin güzel isimlerinin hakkı için ve Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa hürmetine dileniyoruz Rabbimiz!

 

Ey yoksullara her zaman rahmet ve merhametiyle muamele eden Allahım

 
Ey kâinatın her köşesinde Kendisine ibadet edilen ve bütün varlığın husûsî lisanlarla Kendisini zikredip durduğu Ulu Zât! Meşguliyet sahamızı yalnızca Sana hasrettiğimiz ibadetlerimizle doldur ve daima varlığını duyurarak gönüllerimizi Sana şükür hissiyle coştur; coştur ki sadece ve sadece Sana ibadet etmiş olalım ve yalnız Senin huzurunda kullukta bulunalım. Ve bizi tevbe, evbe ve inabelerle sürekli Senin kapına rücû eden bahtyarlardan eyle!
Ey yoksullara her zaman rahmet ve merhametiyle muamele eden.. ey yollara koyulmuşları rehbersiz bırakmayan.. ey şaşırmışların önüne ışıklar saçan, onlara aydın ufuklar gösteren.. ve ey korku içinde yaşayanlara emn ü eman kaynağı olan! Bize merhamet buyur; bizi sırat-ı müstakime irşad eyle ve dünyada rezil rüsvâ olmaktan, âhirette de azaba düçar kalmaktan muhafaza buyur!
 

Ey herkesi ve her şeyi şefkat ve merhametiyle kuşatan ve ey sürçüp düşenleri bağışlayarak tökezleyenlere yeniden doğrulma fırsatları veren yüce Yaratıcı


 

Ey herkesi ve her şeyi şefkat ve merhametiyle kuşatan ve ey sürçüp düşenleri bağışlayarak tökezleyenlere yeniden doğrulma fırsatları veren yüce Yaratıcı! Kendisinden yardım talep edilebilecek yegâne zât Sensin ve ancak Sana tevekkül edilir. Sen, Sana yönelip dua edenlerin sesini mutlaka işitir, çağrılarına icabet edersin; kapına sığınıp bir nidâda bulunanlara da elbette karşılık verirsin.

Rabbimiz, Senden bütün varlığı kuşatan rahmet havuzuna bizi de almanı dileniyoruz; işte kalblerimiz de bu duygularla Senin ulu dergâhına yönelmiş vaziyette. Bize merhametinle muamele et.. sürçmelerimizi bağışla.. bütün günahlarımızı ve kusurlarımı yarlığa.. ömrümüzün geri kalan kısmında da bize sıhhat, âfiyet ver ve bizleri dupduru ve katışıksız salih ameller işlemeye muvaffak eyle! Dualarımızı kabul buyur ve isteklerimizi geri çevirme, ey kendisine el açılanların en cömerdi ve ey lütufta bulunanların en hayırlısı!

 
 
 
 

Ey herkesi ve her şeyi merhametle kuşatan ve kerem ü lutfundan günahkarları dahî mahrum bırakmayan Rabbim

Ey her varlığa ihsan deryasından nimetler yağdıran ve ikramı her ikram sahibinden sonsuz derece üstün olan.. ey herkesi ve her şeyi merhametle kuşatan ve kerem ü lutfundan günahkarları dahî mahrum bırakmayan Rabbim! Benim istediklerimi de ver, cömertlik ve merhametinle beni de sevindir; ikram ve rahmet yağmurların neticesinde benim emelimi de gerçekleştir. Şu âciz bendeni eli boş, ümidi kırık, zavallı ve perişan bırakma. Sadece korktuğum tehlikelerden değil, hiç sezemediğim, tahmin bile edemediğim ve dolayısıyla da endişe duymadığım musibetlerden de beni emin eyle.
Evet, itiraf ediyorum Rabbim; Sen bana hep güzellikleri emir buyurdun ama ben pek çok defa isyan ettim..


  • Sen bana kötülükleri yasakladın ve onlardan kaçınmam hususunda beni uyardın, heyhat ki ben masiyetten uzak durma mevzuunda da istikamet üzere olamadım.

  • İşte şimdi, perçemim ellerindedir, huzurunda boynum kıldan incedir, bütün sırlarım nezd-i ilahinde bir bir bilinmektedir; ne ki, ümidim sadece Sendedir. Şayet beni azapla cezalandırırsan, Sana kim itiraz edebilir, zira bu kul Senindir; fakat eğer bendeni bağışlarsan, bu Sana daha çok yakışır, çünkü mağfiret etmek Senin şe’nindir. Hâlim Sana ayan, söylediklerim bildiklerinin bir kısmını beyan. Beklentim ise maddî-manevî dertlerime derman.
Duama icabet buyur ey Rahîm ü Rahmân! İcabet buyur ve beni beşerî kirlerden, cismanî lekelerden, ötede utandıracak hâllerden temizle.. iç ve dış duyu organlarımı, bütün melekelerimi ve latifelerimi Zatının nurlarıyla münevver eyle.

 
 

Allahım! Bütün eşyadan önce var olan Evvel Sensin; Senden önce hiçbir şey yoktu.

 
  • Allahım! Bütün eşyadan önce var olan Evvel Sensin; Senden önce hiçbir şey yoktu. Her şey göçüp gittikten sonra bâ-kî kalacak Âhir Sensin;
  • Senden sonra hiçbir şey kalmayacaktır. Sayısız açık delillerle varlığı meydanda olan Zâhir Sensin; Senden ayan hiçbir nesne olamaz. Varlığının keyfiyeti gözlerden ve idrakten uzak olan Bâtın da yine Sensin; Senden başka hiçbir şey bizzat mevcut değildir.
  •  Allahım! Seninle aramıza –göz açıp kapayıncaya kadar bile olsa– hiçbir engelin girmesine fırsat verme ve bizi hiçbir zaman huzurundan kovma!
  • Bize –bizim istihkakımıza göre değil de– Senin keremine yakışır bir şekilde muamelede bulun. Ne olur, işlediğimiz günahlardan dolayı bizi azaba uğratma! Ya Rab! Bu muhtaç ve müştak kullarına muhabbetinin halavetini tattır da, sinelerimiz inşiraha ersin.. marifetinin nurlarıyla zâhir-bâtın bütün latîfelerimizi öyle aydınlat ki, kalblerimiz bir kez daha hayat bulsun.. gönüllerimizi esmâ-i hüsnânın ve sıfât-ı sübhâniyenin ziyasıyla tenvir buyur ve bizi Yüce Nebi’nin sünnetini ihya edebileceğimiz kıvamda faydalı bir ilimle rızıklandır!
  • Rabbimiz! Bütün bunlara mazhar olabilmek için Senin rahmet ve merhametine iltica ediyor; havl ve kuvvetine sığınıyoruz.. Sana, Senin yüce dinine ve sevgili kullarına karşı kin ve gayzla köpürüp duran insafsız ve vicdansızları da yine Sana havale ediyoruz!
 

Merhametinin hududu olmayan yüce Rabbimiz! Bizi bağışla


Merhametinin hududu olmayan yüce Rabbimiz! Senden dünya hayatımız itibariyle biz pürkusur kullarına itikatta, amelde, yemede, içmede, hâlde, sözde ve bütün davranışlarda dosdoğru olmayı nasip etmeni, âhirette de Cennetle ve sürpriz nimetlerinle sevindirmeni diliyoruz.

 Diliyoruz zira Sen lütuf ve ihsanda bulunmakla maruf, iyiliğini asla esirgememek ve keremini başlarımızdan aşağıya sağanak sağanak yağdırmakla da mevsufsun.

 Bütün işlerimizi en güzel neticelerle neticelendir.. bu muhtaç bendelerini sürpriz ve fevkalâdeden lütuflarınla sevindir.. Rahmaniyetin ve Rahimiyetinin muktezasını yerine getir de, ikramlarınla şâd olalım, ey rahmet ve şefkatiyle kâinatı okşayıp duran Raûf ve Rahîm! Allahım!

 Bize, kadın-erkek kardeşlerimize, arkadaşlarımıza, dostlarımıza iman ve Kur’ân yolunda hizmet etmeyi kolaylaştır, (kolaylaştır da Senin nâm-ı celîlinin ulaşmadığı hiç bir köşe-bucak kalmasın) ve bize istihkakımıza göre değil de engin merhametinin iktizasına göre muamelede bulun.

Merhameti sonsuz ve gücü her şeye yeten Allahım, Sen bize yetersin; Sen her ihtiyacımıza kâfî ve vâfîsin. Kapına yönelenlerin teveccühlerinden haberdar bulunduğun gibi bizim dualarımızı da mutlaka duyar ve icabet edersin

 

Bir Mahlûkun Lisanıyla Niyaz Ediyorum

 

Bir Mahlûkun Lisanıyla Niyaz Ediyorum


Allahım. Sen benim Rabbim Halıkım ve Mabudum olduktan sonra, iki dünyanın hayatını da kaybetsem ve kâinat bütünüyle bana düşmanlık etse, ehemmiyet vermemeliyim. Çünkü ben Senin mahlûkun ve masnunum. Sonsuz günahkârlığım ve insana değer kazandıran sair güzel hasletlerden nihayetsiz uzaklığımla beraber, Senin ile bir alaka ve intisap cihetim var. İşte Senin böyle durumdaki bir mahlûkunun lisanıyla niyaz ediyorum. Ey Halıkım, Ey Rabbim, Ey Razıkım, Ey Malikim, Ey Musavvirim, Ey Mabudum! Esma-i Hüsna’nın, İsm-i Azamın, Kur’an-ı Hâkiminin, Habib-i Ekreminin, Kelam-ı Kadiminin, Arş-ı Azamının ve bir milyon ihlâs suresinin hürmetine bana merhamet et! Ya Allah, Ya Rahman, Ya Hannan, Ya Mennan, Ya Deyyan.

Amin.

Masnu: Sanatla yapılmış eser. Yüce Allahın eseri
Sair: Diğeri, öteki
İntisap: Bağlanmak
 
 
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder